Yaşlanmayla beraber deri altı besinlerin azalması sonucu deri incelmesi, ciltte sarkmalar ve kırışmalar gelişebilir. Derinin beslenmesini sağlayan lifler kollajenlerdir ve bu lifler deride çokça bulunur. Kollajen lifler, vücutta bulunan proteinlerdir ve bunların yaşla beraber zamanla azalmaya başlar. Ciltteki kollajen miktarının düşmesi, dokunun elastikiyetini kaybetmesine ve Hyaluronik asitin azalmasına yol açar. Bu asit ve elastikiyet, deri için oldukça önemlidir ve azalmasına bağlı olarak ciltte kırışıklık, lekelenme ve incelme sorunlarıyla karşılaşılması olasıdır. Bu mekanizmanın anlaşılması sayesinde yaşlanmayla ortaya çıkan bu sorunların üstesinden gelmek de mümkündür. Dolgu yapılması istenen bölgeye Hyaluronik asit enjekte edilmesi, en etkili çözümlerden biridir. Bu enjeksiyon iğneleri, insülin iğneleri gibi küçük ve incedir. Enjekte edilen asit ise jel kıvamındadır ve cildin su tutma potansiyeli artırır.
İnce ve derin kırışıklıklara dolgu enjeksiyonunu yüzdeki pek çok bölgeye uygulamak mümkündür. Yüzdeki enjeksiyon bölgeleri; yanak, çene, göz çevresi ve şakak bölgeleridir. Ayrıca dudakları kalınlaştırmak için buraya da dolgu enjekte edilebilir. Dolgunun tercih edildiği bölgeler arasında kaş arası ve dudak üstü çizgiler yer alırken burun kemerini de dolguyla düzeltmek mümkündür. Dolgunun bir başka kullanım alanı da inik burunun uçlarına uygulanarak şekil değişimidir. Bu örnekler artırılabilir Dolgu, yüzde pek çok bölgeye uygulanabilir ve olumlu sonuçlar elde edilir.
Dolgunun yüzdeki uygulamalarının yanı sıra vücut dolgusu da mümkündür. Yüz dolgusu çok daha yaygındır ancak teknolojik ilerlemelere bağlı olarak vücut dolgusu yaptıranların sayısı da günden güne artmaktadır. Yüz ve vücut dolgularının dünya genelinde bu kadar çok tercih edilmesinin sebebi, güvenli ve basit bir uygulama olmasıdır.
Dolgu Uygulamalarında Kullanılan Dolguların İçeriği
Hyaluronik asit, insanlar da dâhil pek çok canlıda doğal olarak yer almaktadır. Canlıların vücudunda doğuştan yer alan bu asitin birçok önemli görevi vardır. Deriye su taşımak ve bu suyu sabitlemek, hyaluronik asitin önemli görevlerinden biridir. Cilt için böylesine önemli bir göreve sabit bu maddenin zamanla azalması sonucu ortaya çıkan sorunları aşmak için vücuda sentetik olarak enjekte edilmesi, hücre bölünmesini artırma, eklemlerde kayganlık ve ciltteki gerginlik, sarkma ve kırışıklığı azaltmak gibi pek çok olumlu etkiye sebep olur.
Hyaluronik asit, hacminden yaklaşık 1000 kat fazla suyu tutabilmekle birlikte bulunduğu yerde şeklini kaybetmeden uzun süre yer alabilir. Sentetik olarak üretilip enjekte edilen hyaluronik asit, metabolizma yoluyla ortalama 6 ayda vücuttan atılır. Bu 6 aylık süreçte herhangi bir alerjik reaksiyona sebep olmaz. Bu sebeple enjeksiyondan önce kişilere alerjik test yapılmasına da ihtiyaç yoktur.
Yüz Bölgesi Dolgu Uygulamaları
Yüz dolgusu, en yaygın dolgu uygulaması çeşididir ve yüzdeki dolgu alanları da teknolojik gelişmelerle birlikte oldukça artmıştır. Yüz dolgusu, çok kolay bir uygulamadır ve oldukça güvenilir olmasıyla sıklıkla tercih edilir. Yüz dolgularının 2 çeşidi mevcuttur; geçici ve kalıcı yüz dolguları. Geçici dolgularda enjekte edilen hyaluronik asit zamanla erimektedir ve kalıcı dolgudan daha fazla tercih edilmektedir. Geçici dolguların daha yaygın kullanımının bir sebebi de yan etki görülme olasılığının daha düşük oluşudur.
Yüz dolgusu pek çok amaca hizmet edebilir. Yüzdeki derinin altına asit enjeksiyonu sonucu kırışıklık ve sarkmaların geçici olarak tedavi edilmesinin yanı sıra yaralanmalar ve bozulmalar da giderilebilir. Yüz dolgusunun, ciltteki çukurları iyileştirmek, dudakları kalınlaştırmak ve yanak bölgesini dolgunlaştırmak ve belirginleştirmek gibi pek çok kullanım alanı mevcuttur. Bu sebeple yüz dolgusunu uygulamak isteyenlerin sayısı oldukça yüksektir.
Yüzdeki birçok bölgeye uygulanması mümkün olan dolgu uygulamaları, yüzde meydana gelen sarkmaları, şakaklarda ortaya çıkan ince çizgileri, kaşların ortasındaki kırışıklıkları ve burun bölgesindeki çizgileri tedavi edebilir. Ayrıca kaşlara şekil vermek, burun ucunu şekillendirmek ve elmacık kemiklerini belirginleştirmek gibi de farklı etkilere sahiptir. Yüz dolgusu oldukça pratiktir ve kısa sürer. Bu pratik ve kısa işlemin ardından daha genç bir cilde sahip olmak, birçok kişi için oldukça çekici bir tekliftir.
Kırışıklıklar, yaşlanmayla beraber ciltteki bazı liflerin (özellikle kollajen), yağların ve bazı maddelerin azalması sonucu ortaya çıkar ve genellikle boyun, burun, göz, çene ve ağızda yoğun şekilde meydana gelir. Yüzün her bölgesine rahatlıkla uygulanabilen bu işlem, yara ve akne izlerinin giderilmesi için de tercih edilebilir. Burun dolgusu ile küçük kusurlar kapatılabilir ve şekillendirme sağlanabilirken ameliyat olmak istemeyenler için mükemmel bir yöntemdir.
Yüz Dolgusu Uygulama Alanları
- Nazolabial uygulama (burun çevresindeki çizgileri gidermek için)
- Filtral uygulama (burunla ağız arasındaki çizgileri gidermek için)
- Yüzdeki çukurları iyileştirme
- Alındaki derin çizgileri yok etme ya da azaltma
- Çeneyi küçültme uygulaması
- Burun şekillendirme
- Yanaklarda sarkmayı iyileştirme
- Çene altında meydana gelen sarkmaları iyileştirme
- Elmacık kemiklerinin dolgunlaştırılması ve daha belirgin hale getirme
- Dudakları dolgunlaştırma ve şeklini iyileştirme
Dolgu Uygulaması Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Dolgu uygulaması, cerrahi bir işlem değildir ancak yine de klinik ortamda uygulanması önem arz eder. Bunun önemli sebepleri vardır. İlki dolgu uygulaması yapılan yerin işlemden önce dezenfekte edilmiş olması gerekliliğidir. Ayrıca uygulama yapılacak bölgenin deri altına anestezik krem enjekte edilir. Enjeksiyon için kullanılan iğneler çok incedir ve bu sayede kolaylıkla derinlere enjekte edilebilir.
Uygulama yapılacak bölgeye göre dolgu prosedürünün ne kadar süreceği değişkenlik gösterir ancak genellikle yaklaşık 10 ila 30 dakika arasında sürer. Bu işlemden sonra hastalarda alerjik reaksiyona rastlanmaz çünkü enjekte edilen hyaluronik asit maddesi zaten vücutta da bulunan doğal bir maddedir. Dolgu işleminden sonra kişisel özelliklere bağlı ciltte hafif kızarıklıklar ve morluklar meydana gelebilir. Bu kızarıklık ve morluklar, işlemden sonraki 48 saat içerisinde kaybolur. Daha hızlı iyileşmesi için işlem bölgesine soğuk kompres uygulamak mantıklıdır.
Dolgu işlemi geçidir ve ne kadar süreliğine etkili olacağı kişisel faktörlere, dış etkenlere ve enjekte edilen maddeye göre farklılık gösterir. Dolgunun, işlemden yaklaşık 6 ila 18 ay sonra tekrar uygulanması önerilir. Bu sayede maksimum etki elde edilir.
Dolgu Uygulaması Ücretleri Ne Kadar?
Yüz dolgusu uygulamalarını geçici veya yarı kalıcı olarak uygulamak mümkündür. Yüz dolgusu, çene, alın, yanak, burun ve göz çevresi gibi pek çok alana uygulanabilir. Kliniğimizde detaylı bir şekilde değerlendirme yaptıktan sonra işlem için uygun olup olmadığınıza karar veririz ve sizin için en ideal dolgu işlemini gerçekleştiririz. Dolgu uygulamaları hakkında sorularınızı sormak ve fiyatlar hakkında bilgi almak için bizimle iletişim bölümünden bağlantı kurabilirsiniz.